Kuragehime

Anime Tanıtım

Kuragehime

Tür:  Josei, Komedi, Günlük Yaşam, Romantik

Yayınlanma Tarihi: 2010

Bölüm Sayısı: 11

Yönetmen: Omori Takahiro

Senaryo: Hanada Jukki

Manga: Kuragehime (2008 – Devam Ediyor)   Mangaka: Higashimura Akiko

Firma/Stüdyo: FUNimation Entertainment^L

Seiyular: Kurashita Tsukimi  (Hanazawa Kana), Koibuchi Kuranosuke  (Saiga Mitsuki), Koibuchi Shuu (Suwabe Junichi), Chieko (Saitou Kimiko), Mayaya (Okamura Akemi), Banba (Kumai Motoko), Jiji (Noto Mamiko), Inari Shouko (Kitanishi Junko), Clara / Kurara (Morohoshi Sumire), Hanamori Yoshio (Koyasu Takehito)

Açılış Parçası:  Chatmonchy – Koko Dake no Hanashi

Kapanış Parçası: Sambomaster – Kimi no Kirei ni Kizuite Okure

İllüstratör olmak için Tokyo’ya giden Tsukimi, kendi iç dünyasında yaşayan, deniz analarına bağımlı ve bu canlılar ile ilgili her özelliği her ayrıntıyı bilen bir kızdır. Deniz analarına ise vefaat eden annesi ile küçükken bir akvaryum sergisinde yaptığı sohbet sayesinde ilgi duymaya başlamıştır. Bağımlı yani “otaku” diye tabir edebileceğimiz Tsukimi dört bayan arkadaşı ile beraber Amamizukan isimli bir pansiyonda yaşamaktadır. Gelin görün ki arkadaşlarının da Tsukimi’den aşağı kalır yanı yoktur. Şöyle ki Jiji orta yaşlı erkeklere, Mayaya Records Of Three Kingdoms isimli bir diziye ve dövüş sanatlarına, Chieko kendi oyuncak bebeklerine geleneksel elbiseler dikmeye ve onları giydirmeye, Banba ise trenlere ilgi duyan birer otakudur. Öte yandan Chieko’nun annesi, pansiyonun sahibesi Bayan Mejiro ise hiç gün yüzüne çıkmayan, kapı altından kâğıt ile mesajlaşan ve en önemlisi “yaoi” türünde manga çizen bir mangakadır. Kendi renkli iç dünyalarında yaşayan bayanlarımızın ortak noktası ise karşı cins ile yaşadıkları iletişim zorluğudur. Sosyal hayat namına hiçbir belirtileri olmayan bu grup yine bir karar almış pansiyona erkeklerin girmesini kesinlikle ve kat-i şekilde yasaklamışlardır. Hatta bayanlarımız kendilerine bir isim bile takmışlardır: Amarlar (Rahibeler). Ne zaman annesini hatırlasa içini bir hüzün kaplayan Tsukimi, üzüntüsünü gidermek için bir deniz anası görmeye gider. Yine bu üzüntülü akşamlardan birinde deniz anası görmek için petshopun yolunu tutar ancak gördüğü manzara karşısında şok olur. Kurara (ahtapot deniz anası) ismini verdiği deniz anası bir ay deniz anası ile aynı akvaryuma konulmuştur. Bu da Tsukimi için dünyada yapılabilecek en büyük hataların başında gelmektedir. Çünkü ahtapot deniz anasının hayatı bu ay deniz anası yüzünden tehlikededir. Dükkan sahibi ile konuşmaya karar veren Tsukimi yine ikinci bir şok yaşar. Dükkan sahibi bir erkek ve üstelik tiki saçı, tiki sakalı ve tiki küpesi olan bir erkektir! Bir cesaret tüm gücünü toplayıp konuşmaya karar veren Tsukimi’nin bu çabası da sonuç vermez. İşte tam o anda Tsukimi’nin deyimi ile bir “prenses” görünür. Tiki olmasına rağmen inanılmaz bir güzelliği bulunan bu şahıs Tsukimi’nin telaşlı halini görünce Kurara’yı ona satın alır. Pansiyona beraber döndükten sonra  güzel tiki o akşam biraz zorlama ile de olsa Tsukimi’nin odasında kalır. Tüm bu olanlardan sonra bu tikiye nasıl teşekkür edeceğini bilemeyen Tsukimi sabah olunca gördüğü manzara karşısında hayatının belki de en büyük şokunu yaşar. O anda anlar ki bu dünyada muhteşem güzellikte erkek prensesler de var… Başta şunu belirteyim; animeyi izledikten sonra öğrendim ki Japonya’nın en büyük sorunlarından bir tanesi NEET (no employment, no education, no training) kadınları. Ev işi, çalışma hayatı ya da çocuk bakımı ile ilgilenmeyen bu kadınların hiçbir düzenli işle meşgul olmayıp kendi ilgi alanlarına odaklanıp sürdürdükleri bir hayatı var. Bu tür kadın otakuları seride Amar üyeleri sayesinde daha iyi görüp daha iyi anlıyoruz. Tabi bu durum hikayemizde tatlı ve şirin bir dille yansıtılıyor izleyiciye. Josei türünde bir anime olduğu için shounen severlerin ve özellikle erkeklerin yanaşmayacağı bir seri olarak düşünülebilir. Buna rağmen izleyen herkesin seveceği türde bir yapım olacağını düşünüyorum. Daha açılışta ne gibi sürprizlerin bizi beklediğinin sinyallerini veriyor. Otaku olayı bu beş bayanın hayatına yoğunlaşılarak eğlenceli bir dille anlatılıyor. Tüm bunların yanı sıra tatlı bir aşk üçgeni diyebileceğimiz romantizm de serpiştirilmiş. Özellikle seriyi izleyenler bu açıdan ikiye ayrılmış durumda. Şahsen ben Tsukimi x Kuranosuke taraftarıyım fakat Kuranosuke’nin üvey kardeşi olan Shu’nun da serideki yeri ayrıdır. Daha önce hiç aşık olmamış otuzlu yaşlarındaki Shu dışarıdan umursamaz ve sert görünse de Tsukimi ile karşılaştıktan sonra aşk konusundaki fikirleri ve duyguları yeniden şekillenmeye başlıyor. Diğer tarafta kızlar arasında oldukça popüler ve bu konularda deneyimli olan Kuranosuke ise kendisini bir ikilem içerisinde buluyor ki bu iki kardeşin yaşadığı ruh değişimlerini izlemek de biz seyircilere ayrı bir keyif veriyor.

Öte yandan karakterlerin her birinin ilgi alanı farklı olduğu için her bölüm ayrı bir renk ayrı bir ruh barındırıyor. Hikayemizde özellikle Kuranosuke kendilerine Amarlar ismini verdikleri kapalı ama içeride büyülü bir dünya barındıran bu grubun arasına girmek istiyor. Yine grubumuzdaki bayanlar da Kuranosuke sayesinde bir bakıma dış dünyaya adım atma fırsatı buluyorlar.

Bölüm sayısı az olmasına rağmen her şey dozunda ve tadında bırakılmış. Eh yine de insan bir 2. sezon olsun istiyor. Hikaye ve kurgu dışında animasyonlar da göze hitap eden yumuşak bir çizgiye sahip. Ayrıca serinin seiyuuları da harika bir iş çıkarmış. Hanazawa Kana’yı söylemeye gerek yok, sesindeki titrek ve şirin tını Tsukimi’ye cuk diye oturmuş. Yalnız Kuranosuke Koibuchi karakterini seslendiren şahsın bir bayan olduğunu öğrenince ben de animede Tsukimi gibi büyük bir şok yaşamıştım. Bu sayede Japonların seslendirme konusunda ne kadar başarılı olduğu bir kez daha gözler önüne serilmiş.

http://www.youtube.com/watch?v=BhIH4t9TGR8

Boş bir gününüzde elinizde izleyecek bir şey yokken önerilebilecek (bölüm sayısının da az olması itibari ile) en ideal serilerden bir tanesi. Umarım sizler de benim gibi beğenirsiniz…

Not: Seri bittikten sonra ileride ne olacağını merak edenler için manga hâlâ devam etmekte ve 11. cildine ulaşmış durumda.