One Piece 827 İncelemesi
One Piece 827 İncelemesi – Cehennemde Çay Partisi
Geçen bölümün ilginç bir şekilde sonra ermesinin ardından, One Piece 827 ile ekibimizin sonunda Big Mom’ın topraklarına ulaşıyor!
One Piece 827 İncelemesine geçmeden önce belirtelim ki, bu yazıda keyif kaçırıcı detaylar olabilir. Bölümü okumadıysanız, incelemeyi okumanızı tavsiye etmiyoruz.
Pekoms’un (benim tercih ettiğim şekliyle Pekomamushi’nin) yardımlarıyla Big Mom’ın bölgesi olan Totland’e ulaşıyor. Bir önceki bölümde Pekoms’un da Germa 66’ya söylediklerini de düşününce, nedense ileride bir ihanet olacağı düşüncesindeyim. Bu düşüncemi de Big Mom’ın hayalinin açıklandığı panellerle pekiştirdiğime inanıyorum. Big Mom (söylendiğine göre) tüm canlıların (ırkları ne olursa olsun) barış içinde, herhangi bir ayrım olmadan yaşadığı bir dünya oluşturmak istiyormuş. Özellikle de, bunu basitçe devasa tek bir devlet olarak düşünebilirsiniz demesi de Big Mom’ın motivasyonunun farklı olduğuna neredeyse emin oldum. Bu düşünceyi bir kenara koyalım ve devam edelim.
Acaba Big Mom’ın düşünceleri gerçekten bu kadar masum mu?
Her şey bir yana, Totland gerçekten mükemmel gözüküyor. Çikolatadan yapılmış şehirde beni kazandılar. Mükemmel değil mi ya? Totland’in ana adası Cake Island’ın etrafında toplamda 34 ada bulunuyormuş. Her bir adanın da özelliği farklıymış. Bizimkilerin üstünde bulunduğu ada çikolata adasıymış. Benim şimdiden favorim burası.
Buraya adım atar atmaz Luffy hemen başını belaya sokuyor. Komple bir kafeyi Chopper ile birlikte yiyerek büyük bir suç işliyorlar. Çok lezzetliydi, yememek olmazdı gibi muazzam bir bahane sunsalar da, polis istasyonuna götürülmek isteniyor ikilimiz. Bu noktada onların kurtarıcısı kafenin sahibi oluyor. Kafenin sahibi ise Lady Pudding, yani Sanji’nin evleneceği insan!
Lady Charlotte Pudding, Sanji’nin biricik gelini!
One Piece 827, heyecanı yüksek tutup tempolu bir bölüm olmaktan çok, bol soru işareti yaratan bir bölüm olarak karşımıza geliyor. Bunlardan ilki yukarıda bahsettiğim Big Mom’ın gerçek motivasyonu.
İkinci nokta ise aklıma takılan (takılması gerektiğini düşündüğüm) Pedro ve Totland sınırlarında yaşayan diğer Mink Kabilesi üyeleri. Pedro’nun tanınması ve Pedro’nun diğer Mink üyesine onun gelişiyle ilgili sessiz kalmasını söylemesinin dikkat çekici olduğunu düşünüyorum. Big Mom ekibinde Mink Kabilesi’nden Pekoms var. Onun topraklarında da görünen o ki hatırı sayılır bir Mink topluluğu bulunuyor. Kaido ile sorun yaşamalarının yanında, Mink Kabilesi belkide Big Mom ile ilgili bir geçmişe sahip olabilir diye düşünüyorum.
Bir diğer ilgi çekici ve insanın aklını kurcalayan kısım ise, Luffy’nin denyoluk yapıp kendi ismini söylemesinin ardından Lady Pudding’in tepkisi oldu. Açık bir şekilde anlaşılıyor ki Luffy ismini daha önce duymuş. Ancak nasıl ve ne şartlarda duyduğu soru işareti. Çok fazla komple teorisine girmek istemiyorum bu noktada ama önümüzdeki birkaç bölümde olayların hızlanacağına neredeyse eminim.
Bölümün belki de en karanlık ve bir o kadar da ilginç kısmı ise Big Mom ve yardakçılarının söylediği şarkı oldu. Hazırlanan düğün pastasına insan kurban verileceğini açık bir şekilde söyleyen şarkının sonunda Big Mom, bu kurbanın Luffy olacağını ilan etti.
Bir önceki bölümde Jinbe ile soru işaretleri yaratan Oda-sensei, bu bölümde de hikaye akışını devam ettirip, önümüzdeki dönemlerde meydana gelecek olayların habercisi olan bir hikayeyle karşımıza gelmiş. Heyecandan çok hazırlık ve okuyucuda beklenti-merak duygularının uyandırıldığı başarılı bir bölüm olmuş. Önce Germa ve Jinbe şimdi de Big Mom ve Lady Pudding’in davranışları bir sonraki bölümü beklenir kılmış.
One Piece her ne kadar bir süredir tekdüze bir şekilde ilerlese de, bu durumdan sıyrıldığını ve hikayenin heyecan dozunun artacağının haberini vermeye devam etti.